Öncelikle TDK'da "Taşeron"un anlamını sizlere hatırlatmak isterim.
"Büyük bir işin bir bölümünü yaptırmayı, asıl müteahhitten alarak kendisi üstlenen diğer yüklenici." Şimdi gelelim esas konumuz olan CHPİP'nin başını çektiği "Şer İttifakı"na Bir tarafta Deniz Baykal'ın kaset komplosu ile Genel Başkanlıktan uzaklaşmasıyla birlikte, Atatürkçü çizgisinden her geçen gün uzaklaşan, kavga ve kaos ile beslenen bir parti konumuna gelen CHP.
Diğer tarafta bir FETÖ projesi olarak siyaset arenasına sürülen İyi Parti. MHP'yi bölüp parçalama üzere siyasi argümanlarını oluşturan İP.
Bu parti bir türlü başarılı olamayınca CHP'den kiraladığı vekillerle hülle yolunu seçerek yoluna devam etme gayretine düştü.
Şimdi kafamdaki deri soruları sizlerle paylaşmak istiyorum.
Ülkemi kargaşa ortamına sürüklemek için görevlendirilen müteahhit kim?
O müteahitin taşeronluğunu yapan kim?
KUMPAS DEVAM EDİYOR
24 Haziran yaklaştıkça spor sahalarında çıkabilecek olaylara daha önce dikkat çekmiştim. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım da sanırım benimle aynı görüşte. Yıldırım'ın, salı günü yaptığı toplantıda "Kumpas devam ediyor. FETÖ, 24 Haziran seçimlerinden dolayı yeni olaylar yapabilir. Bu ülke hepimizin" şeklinde yaptığı açıklamaya bir kez daha dikkat çekmek istiyorum."
KOCAOĞLU İNTİKAM MI ALIYOR?
Biliyorsunuz Torbalı bir dönem önce CHP'deydi, ardından AK Parti belediye başkanlığını kazandı.
Göreve geldiği günden bu yana Torbalı Belediye Başkanı Adnan Yaşar Görmez'in Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'ndan dert yandığını biliyorum.
Görmez'in son yaptığı açıklama ile Torbalı'da yaşanan sıkıntılarda art niyet aradığını dile getirirken adeta isyan etti.
Görmez, gelen şikayetler üzerine Büyükşehir'i sürekli uyardıklarını, ancak sistemin çok ağır işlediğini belirterek "su, kanalizasyon ve diğer altyapı şebekelerinin yenilenmesi zorunlu bir ihtiyaç. Önemli olan bütün bunlar yapılırken, zaman planlaması, mevsimler ve olası sorunları öngörmek.
Ağır işleyen, plansız, programsız ve zamansız kazılar vatandaşı mağdur ediyor. Zor bir mevsim geçirdik.
Kışın ortasında ilçe çamur deryasına döndü. Şimdi tozdan kimse penceresini açamıyor. Vatandaş isyanda. İZSU'nun kazıp bıraktığı yollar nedeniyle kentte ticari hayat bitme noktasına geldi. İZSU'nun bu tavrını Torbalı Belediyesi'ne kan kaybettirme operasyonu olarak algılıyoruz" şeklinde konuştu.
ULAMIŞLILARIN İSYANI
İzmir Büyükşehir'e yönelik bir isyan maili de Seferihisar Ulamış'tan geldi. Ulamışlılar isyanlarını şu sözlerle dile getiriyor:
"Arıtma tesisini köyün dışında bir yere ya da en azından yaşam alanlarına uzak bir yerde yapmak varken köyün merkezinde yapmaya çalışan İzmir Büyükşehir Belediyesi, iş mi yapıyor yoksa köylüye sorun mu çıkarıyor anlayamadık.
Ulamış halkına kesilen bir ceza mıdır yoksa bu? Cezaysa, Ulamışlının işlediği suç nedir? Ceza değilse, yapılan iş nedir? Tokatlı başkanın hiç mi İzmirli danışmanı yoktur da böylesi bir cehalet kokan işlemi onaylamaktadır? Yapılan yanlışın düzeltilmesini istiyoruz."