Jeffery Dahmer'ın hikayesinin anlatıldığı dizi, son günlerin popüler yapımları arasında. Dün gece diziyi bitirdikten sonra aklımda deli sorularla kalakaldım. Bilmeyenler için Jeffery Dahmer, Amerika'nın en vahşi seri katillerinden biri. Milwaukee Yamyamı veya Milwaukee Canavarı olarak tanınan Dahmer, 1978-1991 yılları arasında, çoğu Asya ve Afroamerika kökenli 17 erkek ve oğlan çocuğunu öldürdü. Öldürmekle kalmayıp onları yedi.
İMZA İSTEYENLERİN RUH HALİ
Gerçekten iğrenç suçların hikayesini izlerken Amerika'daki ırkçılık vurgusunun çok açıkça gözler önüne serildiği dizide beni düşüncelere sürükleyen, kafamı soru işaretleriyle dolduran bir kaç nokta oldu...
Birincisi, bu caninin işlediği suçları duyunca herkesin iğrendiğini, öfkelendiğini, kızdığını düşünürsünüz değil mi? Ama öyle olmamış. Hapiste olduğu sürede pek çok hayran mektubu almış. Bu mektupların içinde ona para gönderenler, ondan imza isteyenler bile olmuş. Hangi normal insan yamyam bir caniye hayran olur ki? Dahmer'ın yapmak istediklerini yapamadıkları için mi böyle bir hayranlık besliyorlar? Bu duygularla dolu bu kadar çok insan var mı?
EN KÖTÜ SENARYO OLABİLİR AMA
İkincisi, babasının oğlunun yaptıklarını öğrendikten sonra kendi duygularıyla yüzleşip, ona her koşulda sahip çıkması...
Bu bir ebeveynin başına gelebilecek en kötü senaryolardan. Böyle bir evladınız olsa nasıl hisseder, nasıl davranırdınız, bilemem ama onun hakkında kitap yazıp, geliriyle dünya turuna çıkmayı da düşünmezdiniz sanırım!
Üçüncü ve en gizemlisi... Her şeyden pişman olup kendini kiliseye adamakla bu kadar büyük günahı Tanrı affeder mi?
Yoksa bir elçi gönderip adaleti ahirete bile bırakmadan herkesin görmesini mi sağlar!