Bildiğimiz üzere geçtiğimiz günlerde Selçuk IZBAN açılış töreninde büyük bir skandal yaşandı.
%56 oyla seçtiğimiz İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız, her platformda olduğu gibi halkımıza dakikalarca hakaret edip gitti.
Kafama takılan bir soru oldu.
Sayın başkanımız halkımıza "Adam olun" telkininde bulundu.
Sevgili başkanımız demek oluyor ki kendisini %56 gibi bir tercihle iki sefer koltuğa oturtanları ya da %44 gibi bir oranla o koltukta görmek istemeyenleri ADAM olarak görmüyordu. O koltuklara kimse %100 tercihle oturmuyor sayın başkanım.
Bir kısım isterken bir kısım istemeyebiliyor.
Biz halk arasında buna DEMOKRASİ diyoruz. Ama hazmetmek ya da sindirmek kişiye göre değişim gösterebiliyor.
KİM ADAM KİM DEĞİL?
olması gerekenler kimlerdir?
Bu ülkede ya da dünyanın birçok yerinde siyasetçiler, sanatçılar, sporcular v.s. halkın gözü önünde olan ve halkın yüksek beklentileri olan kişi ve kurumlar; olumlu ya da olumsuz protestolara maruz kalabilir. Lakin devlet adamlığında, devlette devamlılık esastır.
Egemenliğin sahibi kayıtsız şartsız millettir.
Egemenliğin sahibine egemenlik kurulmaz ve hakaret edilmez; devlet geleneğinde. Biz böyle insanları kınarız sayın başkanım.
Unutmayın sizin adam olamamakla itham ettiğiniz halk sizi o kelimeyi konuşabilme hakkına sahip olduğunuzu düşündüğünüz makama oturttu.
Makamı size emanet etti. Sizi vekil tayin etti. Ama emanetçiliğiniz hiç emin değil değerli başkanımız.
Vekalet ettiklerinize daha önce de "YALAKA" yakıştırması yaptığınız dün gibi aklımızda. Unutmayınız ki verdiğimiz emaneti yeri gelince almasını da biliriz.
Size göre sabahın ilk ışıklarında kalkıp, kesintisiz 24 saat hizmet vermeye çalışan, hakkını aradığı için kapı önüne konulan emekçi şoförler mi ADAM? Yoksa gerçek dışı bahaneler üreterek ekmeğini elinden alanlar mı ADAM?
Belediye şirketlerinde hunharca kullanılmış, hurdaya çıkarılmış araç ve gereçleri yüksek maliyetlerle ESHOT-İZSU gibi kamu kurumlarına aktararak şirketlere para aktaranlar mı ADAM? Yoksa malının en iyi şekilde kullanılması için sizi yetkili kılan İzmir halkı mı ADAM?
Abi, abla, gelin, damat, sendika, parti, dernek v.s. katkısıyla belediyeye çalışan olarak adım attırılan ve ilerleyen zamanlarda çeşitli kumpaslarla görevinden alınan memurların yerine, hiçbir sınava tabi tutulmadan yüksek makamlara getirilenler mi ADAM? Yoksa bunları oralara getirenler mi ADAM?
Bütün yükselme sınavlarını kazanmış, alnının teriyle, yasal uygulamaları yerine getirmiş, makamlara atanmayı beklerken hiçbir yeteneğe ya da mülakata tabi tutulmadan atananların emrine verilen çalışanlar mı ADAM? Yoksa yasaları ciddiye almayarak bu hak sahiplerinin atanmasının önüne geçenler mi ADAM?
Örgütlü sendikaların iftira ve kumpasları ile görevinden alınan ve onların yerine, sendika seçimlerinde oy verdiği için, birtakım memurların yapması gereken görevlere hizmet alımı ile gelmiş olan İZELMAN işçilerini arayanlar mı ADAM? Yoksa işi çok iyi bildiği halde vasıflı memurları bir köşede oturmasına sebep olanlar mı ADAM?
8-9 bin TL maaş, lojman, makam aracı, yönetim kurulu üyeliği gibi, mor binlik getiren artıları kaybetmemek için patrondan sabah akşam küfür ve onur kırıcı hakaretleri sindirenler mi ADAM? Yoksa küfür hakaret edenler mi ADAM?
Bir kere olsun davul zurnalarla, halaylarla, bayram havasında toplu sözleşme töreni göremeyen, her sözleşme döneminde saçı sakalı birbirine giren ya da grev önlükleriyle günlerce ekmeği için gece gündüz grev nöbeti tutanlar mı ADAM? Yoksa onları tehditle şantajla bu hale getirenler mi ADAM?
İzmirimizin güzide spor kulüplerine seçim meydanlarında stat sözü verip sözünü hala tutmayanlar mı ADAM? Yoksa halk adına, kulüpler adına meydanlarda stat isteyenler mi ADAM?
İzmir'e tek bir çivi çakmayan, koskoca bakımsız bir köy yaratanlar mı ADAM?
Yoksa bunları söyleyenler mi ADAM?
Kimin adam olup olmadığı konusunda cevabını alamayacağım daha binlerce soru var. Mesela Balçova sakinlerine verilen sözler. Mesela AVM yapımı için verilen şaibeli izinler. Mesela Urla'da yan-yana kaçak olduğu iddia edilen villalar gibi.. Biz adamlığımızı sandıkta gösteririz.
Adam olan da anlar. Saygılar.