Değeriniz ne kadar? Ya da soruyu değiştireyim, sizin değerinizi kim ya da neler belirliyor? Sorular mantıksız mı geldi? Öyleyse dönüp biraz da yaşamlarımıza bakalım.
Üzüntülerimize mesela... Kırgınlık ve kızgınlıklara...
Kendimizi kötü, değersiz hissettiğimiz anlara... Hislerimizin sebeplerine yani.
Değer verdiğinizi düşündüklerinizin umursamazlığı mı size kötü hissettiren?
Önemsenmediğinizi düşünüp kendi değerinizin azaldığına mı inandınız?
Bu noktada kırılıp, gücenip hatta öfkelendiniz mi?
Ya da tersinden bakalım, takdir edilmek, beğenilmek değerli hissetmenizi mi sağladı? Yoksa paranız, işiniz veya mevkiinizle başkalarının gözünden kendinize değer mi biçtiniz?
Bu sayılanların geçiciliğini bile bile, değer kaybetmemek için boş bir çaba ile hayat amacınız haline mi getirdiniz hepsini? Halbuki bunların hiçbiri sizin değerinizin ölçütü değil... Hayatta kendi değerinizi belirleyecek tek kişi sizsiniz. Çünkü kendinizi en iyi tanıyan kişi de sizsiniz. Güçlü yanlarınız kadar, zayıf yönlerinizi de bilen; geliştirmek için çalışacak olan da. Hayatta duruş sergileyen, kendini ifade eden de...
RUHU DOYURMAK
Sizi tanıyanlar sizi anlattıklarında hep eksik kalacaktır söylenenler. Size verdikleri değer kadar sizin hakkınızda yorum yapabilecekler çünkü. Ama unutmayın ki, o değer sadece karşınızdakinin algısı, önyargıları ya da yaşanmışlıkları ile sınırlıdır. Gerçek değeriniz değildir yani. Birçoğumuzun yaptığı bir başka hata ise kıyaslamalar ile değer belirlemek.
Daha değerli ya da değersiz olduğunuzu düşündürten bu kıyaslamalar kısa ya da uzun vadede mutlaka mutsuz edecektir. Halbuki sizden bir tane daha yok bu dünyada.
Kıyaslamalar sizi kategorilere götüreceği gibi, yanlış sonuçlara ulaşmanıza da sebep olacak. Kendinizi başkalarına göre konumlandırmadan, yaptığı işlerden, davranışlardan ilham alabilmeyi öğrendiğimizde gelişmenin de yolunu açacağız. Kendimizin en iyi hali olma yolunda ilerleyeceğiz yani.
Kendimize değer verdikten sonra çok önemi kalmasa da değer görmeye de başlayacağız.
Doğru insanlarla bir araya gelip, ruhu doyuran ilişkiler yaşayacağız. Hak ettiğimiz değeri göstermeyenleri ise hayatımızdan çıkaracağız.
ÖZDEĞER BELİRLEMEK
Oscar Wilde'ın bahsettiği her şeyin fiyatını bilen ama değerini bilmeyen insanlar da çok günümüzde.
Büyüklerimizin sıklıkla vurguladığı kıymetini bil cümlesi, hem kendimiz hem de başkaları için düsturlarımızdan olmalı. Değer verdiklerimiz sadece insanlarla sınırlı kalmamalı elbette.
Yaşamın kendisinin değerli olduğunu ise hatırdan hiç çıkarmamalı. Bize verilen bu hediye için sürekli şükür halinde olmak hayatımızı daha da değerli kılacaktır. Yaşama anlam katma çabamız ise kendi kanaatimce başkalarına dokunabildiğimiz oranda başarıya ulaşacaktır. Değerimizi kendimiz belirleyeceğiz demiştik.
Ancak burada da dikkat etmemiz gereken nokta, öz değer çalışması yaparken sağlıklı belirleyebilmek.
Yani, özdeğerimizi aşırı yüksek ya da aşağıda tutmanın her ikisi de bize aynı oranda zarar verecektir.
Unutmayalım, biz izin vermedikçe kimse kendimizi değersiz hissettiremez. Hayata değer kattığımız oranda öz değerimiz artacak. Bunun için de hedefler koymak ve bu uğurda çalışmak çok daha iyi hissetmemizi sağlayacak. O halde, hayatımızdaki tüm sıkıntı ve acıları gelişim için bir fırsat görmeli; başkalarının da dertleri ile hemhal olabilmeli ve çözüm üretmek için çabalamalıyız. Sende en değerli olan neyse dostuna onu ver diyen Mevlana ne güzel söylemiş. Ürettiğiniz değeri paylaşmayı da bilmeli... Öyleyse Einstein'in sözü ile bitirelim, ancak başkalarının hayatı için yaşanan bir hayat yaşanmaya değer bir hayattır.
Başkalarının hayatlarında fark yaratanlardan olma dileği ile...