Özellikle, krizden çıkış sürecinde aşırı likidite girişiyle beraber İMKB'de manipülatif işlemlere sıkça tanık olmuştuk. Faaliyetlerine son vermiş, hatta makinelerine haciz gelmiş şirketlerin, hisse senedi fiyatlarının birkaç hafta içinde yüzde iki binler düzeyinde iniş çıkışlarını hayretler içinde izlemiştik.
Mevcut önlemler ve uygulanacak cezai yaptırımlarla manipülasyonun önüne geçilemiyordu. Tabi, bu durumda manipülasyon da yapanın yanına kar kalıyordu. Zaten, bazı uyanık, benim para sihirbazları olarak tanımladığım yatırımcılar, bu fasit dairenin farkında oldukları için İMKB'yi kolay kazanç kapısı olarak seçmişlerdi.
İMKB'nin eski başkanı "Borsada işlem gören hisse senetlerinin en az üçte birinde manipülasyon yapılıyor" itirafını yüreklilikle dile getirmişti. Gerçekten, bu veri hem uygulama hem de yargı boyutundaki eksikliklerden kaynaklanıyor. Süreç şöyle işliyor... Birinci aşama, manipülatif işlemin belirlenmesi. Bunun için birkaç yıl geçiyor. Sonrasında SPK manipülasyon yapanlar hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusu yapıyor. Birkaç yıl daha ekleyin. Etti 2-3 yıl. Sonuç mu? İhtisas mahkemeleri olmadığı için bilirkişi devreye giriyor. Gerisi malum...
FİYAT ADIMLARI
Bu çıkmazdan kurtulmak için en gerçekçi çözüm yolu, manipülatif işlemlerin sonuçlandırılması değil, manipülatif işlemlerin baştan yapılmasını engellemekti. Bu bilinçle, bir kaç ay önce ilk adımı İMKB attı. Borsada işlem gören hisse senetlerinin bir defada inip çıkabileceği fiyat adımları bandı genişletildi. Örneğin 5-10 TL fiyattan işlem gören bir hisse senedinin fiyat adımı 0.05 TL idi. Yeni düzenlemeye göre 0.02 TL'ye çekildi. Bu önlem ile manipülatörler bir hisse senedini hemen tavana ya da tabana taşıyamayacak.
Geçen hafta SPK'dan manipülasyonun engellenmesine yönelik ikinci adım geldi. SPK'nın yeni kararına göre, İMKB'de işlem gören hisse senetleri halka açık piyasa değerlerine göre 3 gruba ayrılacak. B grubuna halka açık piyasa değeri 10 milyon TL'nin ve pay sayısı 10 milyonun altındaki hisse senetleri ya da halka açık piyasa değeri 45 milyon TL ve fiili dolaşımdaki pay oranı yüzde 5'in altında olan hisse senetleri dahil olacak. Gözaltı pazarında işlem görenlerle, dolaşımdaki pay sayısı 250 binin altında olanlar C grubunda olacak. Kalan diğer hisse senetleri ise A grubunu temsil edecek.
Bu gruplandırma karışık gibi görünüyor. Basite indirgeyeyim... Piyasa değeri büyük olanlar A, ortalar B, küçükler ise C grubu olacak. Özetle her hisse senedi eşit muamele görmeyecek, boya posa, manipülasyondan korunma ihtiyacına göre sınıflandırılacak.
C grubu hisse senetlerinde para sihirbazları daha kolay manipülasyon yaptıkları için, bunlar tek fiyat üzerinden işlem görecek. Yani, önce belli saate kadar emirler toplanacak. En fazla işlem gerçekleştirecek fiyat "tek fiyat" kabul edilecek ve alıp satmak isteyenler o fiyatı baz alacak. Bu hisse senetlerinde "kredili işlem ve açığa satış" da yapılamayacak. Yani, katmerli manipülasyon yok artık...
B grubuna orta boylu hisse senetleri dahil olduğundan, onlar da C grubu gibi biraz izole edilecek. B grubunda da kredili işleme ve açığa satışa izin yok. Ama, B grubu hisse senetleri yine "çok fiyat sisteminden" alınıp satılacak. A grubu hisse senetleri ise aynen devam... Kredili ve açığa satış serbest.
SPK'nın aldığı önlemler manipülasyonu önleyecek nitelikte. İMKB'nin fiyat adımı kararı da etkili olacak. Beni çok sevindiren bu gelişmeler, eminim para sihirbazlarının tadını kaçırmıştır. Çünkü, ucuz kazanç kapıları biraz kapanacak gibi görünüyor...
